Adaylar belli oldu, seçim süreci başladı.
Peki ya başlayamayanlar.
Yozgat’ta tüm siyasi partilerden 100’ün üzerinde isim milletvekili adayı adayı oldu. Daha önce de konuştuk, kimi gerçekten memlekete hizmet gayesi ile çıktı yola, kimi bir adım atayım ne çıkarsa bahtıma dedi kimileri ise istikbal uğruna görüntü verme gayesinde...
Kartvizit adaylığından hizmet adaylığına garip bir silsilede ince bir çizgi vesselam.
100’ün üzerinde aday adayı ama her partiden 4 isim bu yarışa katılacak.
Kalanlar ne olacak?
Yoldan mı ayrılacak, küstüm oynamıyorum mu diyecek yoksa genel merkezin tepeden atama ismine isyanlarla mı geçirecek gününü. Olmadı rakip partiye çalışacak, katkıda bulunmanın doyumsuz hazzını mı yaşayacak partisi başarısız olduğunda.
Veya bavulu ile geldiği Yozgat’a bir daha ardını dönmemek üzere gidecek mi?
Çankırı’dan bir meslektaşımla sohbet ediyoruz, şehirdeki aday adayı profilini değerlendirirken şu ibret dolu paylaşımlarda bulunuyor;
- Mevutta görev yapan bir milletvekili, aday olunca diğer aday adayları mücadeleye girmedi. Nasıl olsa aday belli anlayışı üzerlerine karabasan gibi çöktü ki- haklıydılar. Diğer partilere gelince, Çankırılı diye yutturulan aday geldi oteline yerleşti, kazansa da kazanmasa da bavulunu alıp gidecek. Bir daha dönüp memlekete bakmayacak. Bizde her şey tepeden inme oluyor, o yüzden milletvekili adaylığına yeni isimler çıkmıyor.
Ne acı ifadeler değil mi?
Sonra da çıkıp parti içi demokrasi ve yenilenmeden bahsedeceksiniz!
Durum böyle diye her şeyden ve demokratik yarıştan vaz mı geçeceksiniz?
Aday olmamak mıdır, yolun sonu?
Aday adaylığı sürecinde çok kıymetli isimlerle tanıştım, her birini dikkatli dinledim, fikirlerine dokunmaya çalıştım.
Vizyoner, hedefleri olan, sadece partisi değil şehrinin istikbali adına kaygıları olan insanlarla tanıştım. Partisi ne olursa olsun aslında ortak duygularla hareket eden fikri, zikri, heyecanı ile tanımaktan mutlu olduğum kıymetli isimlerden bahsediyorum.
Adaylar belli oldu şimdi siz bir kenarda mı kalacaksınız.
Buradan tüm siyasi partilere seslenmek istiyorum, aday adaylarınızla irtibatı kesmeyin, onları bulundukları ilçe sonra il ve devamında meclise gidecek milletvekilleri ile bağlantılı yapın. Sürekli ama doğru kanaldan bir trafik oluşsun.
Onların fikirleri, tespitleri, analizleri hem teşkilatlara hem de milletvekilliği hüviyetinde bizleri temsil edeceklere zenginlik kazandıracaktır.
Parti içi vefa, parti içi zenginlik, parti içi adam kazanma ve kazandırma programları yeniden hayat bulacaktır.
Böylelikle doğru ve doğal bir bağlantı noktası ile memleketlerine dokunma fırsatı bulacak olan Ankara temsilcileri, bunun zenginliği ile daha dolu işler yapacaktır.
Bu süreç bu günde yarına olmasa da gelecek yarınlara farklı bir siyasi vizyon ve vefayı doğurduğunda kazanan kim olacaktır, pek tabi ki memleket.
Sözüm önce aday adaylığı ile siyasi tecrübe yaşayan isimlere, vaz mı geçeceksiniz. Bana sorarsanız yeniden vakit vazgeçme değil yeniden başlama vaktidir.
Ve teşkilat temsilcileri…
Aday adayları ile bu seçim sahada olun, seçmen ortaya çıkacak görüntüden inanın çok önemli mesajlar alacaktır.
Gelelim adaylara, yarın meclise gittiğinizde bu insanları (aday adaylarını) potansiyel rakip olarak görebilirsiniz, görmeyin. Kendi kendinizin rakibi olun bırakın memleket kazansın.