Üniversiteyi doğru anlamak üzerine kurdum neredeyse her yazımı!
Beni, benden olanı, bizi bir şekilde eleştirdim yanlış anlamalarımızdan dolayı.
Evet, doğru yerden bakmalı, doğru yerden anlamalı ama…
Sadece vatandaşın anlayışı mı ya da anlayışsızlığı mı asıl olan.
Peki onu temsil eden makamzadeler!
Onlar üniversiteyi neresinden anladı, anlamalı!
Yozgat Bozok Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Karadağ, kuruşun 16’ncı yılı mesajı ile duyurdu kuruluş yıldönümünü.
Biz basın mensupları da o vakit anladık!
Üniversiteyi anlamadan anlatabilir misiniz?
Kimi zaman bizlerin de anlamadığı, anlamadığı için anlatamadığı, anlatamadığı için sorumluluk yükü altında ezildiği zamanlar olmadı mı, oldu…
Peki siyaset…
Siyasetin makam sahipleri, üniversiteyi nereden, neresinden, ne şekilde anladı?
Siyaset Yozgat’ta üniversiteye bulaştı mı, demiyorum!
Siyaset üniversiteyi ne kadar bulaştı?
Siyasetin, hayatın her kademesinde olduğu bir ülkede siyasetin karanlık günlerinden bu tarafa en etkin ve ayrışmacı olduğu yer maalesef üniversiteler oldu!
Şükürler olsun Yozgat’ımız da sağ-sol üzerinden bir çatışma zemini olmadı olmayacak!
Lakin, üniversiteye güç vermesi gereken mekanizma, destek olması gereken yapı, çalışmalara anlam kazandıracak olan irade zaman zaman fikir ayrılıkları yaşadı.
Ta, en başından bugüne…
Şimdi, şuan yaşananların çok azını anlatmaya, hafızalarda canlandırmaya kalksam sayfalar yetmez.
Takip edenler bilirler, geçmişin karmaşık yapısı ve yaşanmışlıkları üzerinden sadece geçmişe sorumluluk yükleyen bir gazeteci olmadım hiçbir zaman. Yakın tarihimiz, sorumluluk yükleyecek, günah keçisi haline getirecek öylesine olay ve karakterlerden oluşuyor ki…
Dünü de unutmadan ama oraya saplanıp kalmadan konuşmayı yeğlerim.
16. kuruluş yıl dönümünde Yozgat Bozok Üniversitesi’nin en tepesindeki isim, Rektör Sayın Prof. Dr. Ahmet Karadağ, mesajında umut aşılamış, hedef koymuş, oluşan vizyoner yapıya vurgu yapmış.
Ve siyasi mekanizmaya sağladıkları katkılardan dolayı ayrı ayrı teşekkür etmiş.
E, siyaset üniversiteye sadece bulaşan bir unsur değil güç veren en önemli mekanizma.
Siyaset olmadan ne kapılar açılır, ne de yol alınır…
Fakat kurumları sadece siyaset tek irade ile yönetmeye kalkınca ortaya bir çarpıklaşma çıkıyor.
Heyecan gidiyor, özgüven duyguları sekteye uğruyor, projelerin içi boşalıyor, umutlar yeşermeden kuruyor.
Tüm bunlara rağmen Yozgat Bozok Üniversitesi’nin geldiği yer azımsanmayacak kadar önemli.
İhtisas üniversitesi ilan edilmesinden tutun da kendi içinde vizyon oluşturması, akademik girişimlerden şehre değer katmasına; rektöründen yakın çalışma ekibine ve tüm kadrolarına kadar ortaya konulan irade bir şekilde gerek YÖK gerek siyasi mekanizma gerekse kamusal mekanizma tarafından karşılıksız bırakılmadı.
Ama gelin görün ki yaşadığımız şehrin kadersizliği ile siyasi güç çatışması üniversitenin dünden bugüne gelişiminde de olumsuz rol oynadı.
Bu gün 16. Yılı doldurduk, duam ve temennim 26. Yılda da bunları konuşuyor olmayalım.
Emek verenler var olsun!