Hayat bu, konan göçüyor, bugün dünya üzerinde var olan yarın yok, oluyor.
Ne kadar makam, mevki sahibi olursanız olun, servet denilen o emanet odalar dolusu olsun.
Sonuç, hiç!
Yeni bir dünyaya yolculuk ettiğinizde, yani bu dünyanın maddesel yokluğu bitip manaya ulaştığınızda gerçek yaşam başlıyor.
Şükrü Tufaner de bu dünyada hayırla anılan, kıymetli bir abimizdi.
Bürosunun hemen karşısında evimiz vardı, neredeyse her gün karşılaştığım, kısa bir dönem de olsa MHP İl Başkanı olarak haberlerini yazdığım bir siyasetçiydi.
Vefatını büyük bir üzüntü ile öğrendim.
Mevla mekanını cennet, kabrini nur eylesin.
BELEDİYELERİN BORÇ YÜKÜ!!!
Bitmiyor, açıklamakla bitiremedi başkanlar borçları.
Ne olacak?
Borçları açıkladık, geçmişten geliyor, ya da daha da geçmişten geliyor.
Bir yerlerden borç gelmiş şimdi de belediyelerin borç hanelerine yazılı bir rakam olarak duruyor.Belediye, devlet demek.
Yeter ki piyasaya borcu olmasın, devlet devlete borcunu bir şekilde erteleyebiliyor.
Ya da taksit yaptırıyor.
Piyasaya olan borçlar mesele.
Şimdi, yeni belediye başkanları borçları açıkladı, sonra ne olacak?
Sonrası hizmet zamanı.
Elbette ki her belediye başkanı önce hizmet etmek, verdiği sözleri tutmak, o sözlerin daha ötesine gitmek için çalışır.
Ancak borçlu bir belediye borçlu bir ailesi babası gibidir.
Tıkanır kalır ise işte orada sorunlar bir anda yumak yumak büyür.Daha önce de söyledim borçlar açıklandı, kamuoyuna ilan edildi.
Ya borçlu belediyeler borçları ile mutlu mesut yaşayacaklar, ya da bir şekilde hizmetlerinde kısıtlamaya gidecekler.Diyeceksiniz ki bundan önce belediyeler nasıl hizmet yürütüyordu onca borca rağmen.
Kimi belediyeler aslında artık tıkanmış durumdaydı.
Bir şekilde kimi pozitif ayrıcalıkla kimi de günü birlik politikalarla, yada hibe projeleri ile hizmet üretmeye çalışıyordu.Kimisi çok da umursamıyordu.
Hülasa borç yiğidin kamçısı derler ya, ya o minvalden gelişi güzel gidecek ya da belediyelere özel kaynaklar tahsis edilecek.