Tam da başlıkta yazdığı gibi bakıyoruz bir birimize.
Yozgat’ı ve hayatı dar ediyoruz bir birimize.
İçtiğimiz suyu burnumuzdan getiriyor, aldığı soluğu zehir zıkkım ediyoruz.
Yanlış anladıysanız tekrarlayım Yozgatlı Yozgatlı’ya yapıyor tüm bunları.
Bitmedi daha durun…
Yozgatlı kazanmasında elin gevuru kazansın gözüyle bakıyoruz pek çok işe.
Yozgatlı gelmesin de o makama Diyarbakırlı gelsin.
Durun durun…
Dahası da var.
Sözle değil eylemle de oluyor tüm bunlar.
Operasyon yapıyoruz kendi kendimize; Yozgatlı yetkili makamdaki bir alt makamdaki istemediği Yozgatlıya operasyon yapıyor.
O gider Samlunlu gelir daha olmadı Erzurumlu…
Yozgatlı olmasın da yedi düvel öteden Yunan gelsin.
(Ki, yakın zamanda bunun örneklerini yaşayarak gördük)
Yozgat’ın milletvekili sayısı 6’dan 4’e düştüyse bunda bile bu karanlık düşüncelerimizin yansıması var.
Aslında bir birimize yaşattığımız o kadar çok olumsuzluk var ki, aklıma geldikçe irkiliyor inanmak istemiyorum.
Durup dururken hazır siyasetten konuşuyorken nereden çıktı bu konu diye bilirsiniz.
Geçtiğimiz hafta sonu Ankara’da Dünya Yozgatlılar Konfederasyonu 1. Olağan Genel Kurulu yapıldı.
Yozgat adına ortaya konulan birliktelik hakikaten örnek olacak türdendi.
Herkes oradaydı, siyaseten orada olması gerekenler olmasa da gelenler olmayanların yokluğunu aratmadı.
Bu tür Yozgatlı organizasyonlarında ortaya şu iki eleştiri çıkar
- Bir araya gelip arabaşı içmekten başka ne iş yapıyorsunuz
- Kime ne faydanız oldu konuşup konuşup geliyorsunuz.
Çok acımasızca eleştiriler bunlar.
Bu eleştirilerin yanına bir bölümüz Ankara’daydı diğer bölümünüz nerede, neden gelmedi. Neden ayrıştınızı ekleyebiliriz.
Baktığımız vakit ayrışanları bir araya getiremiyorsak tek bir hedefte yürümelerini sağlayalım.
Destekleyelim, istikametleri Yozgat olsun!
Bu anlamda Ankara’da yapılan genel kurulu ‘Arabaşı yutan Yozgatlılar’ yada ‘Bir işe yaramayan Yozgatlılar’ söylemleri üzerinden değerlendirecek olursak kendi kendimize çok büyük haksızlık yapmış oluruz.
Yozgatlılar bir araya geldiklerinde arabaşı da yutacak, bir yerde bir iş varsa yine o işten Yozgatlılar sebeplenecek, en iyi makamlar Yozgatlıların olacak, uzayan kol bizden olacak/olmalı da.
O kol bizden uzamaz ise zaten bizim değil, bizden olmasında kimden olursa olsun mantığı ne inancımızla bağdaşıyor ne de vatansever Yozgatlılık kimliği ile.
Dünya Yozgatlılar Konfederasyonu Başkanı Ahmet Koç’a hayırlı olsun diyor, bu oluşumun Yozgatlıların birlik ve beraberliğine vesile olmasını temenni ediyorum.
Son söz diyorum ki, dünya geniş hayat bir anlık. Ne kadar dar edersek edelim ayağımızın basacağı toprak ayakkabı numaramız kadar.
Bırakalım Yozgatlı’nın şanı yürüsün. Kısır çekişmelerden kime ne yarar gelmiş ki bize gelsin.
Bırakın bize her yer Yozgat olsun.