Yazın sıcak günlerini yaşarken bir yandan siyasetin de ısındığını görüyoruz.
Ama öncesinde ülkemizin farklı şehirlerinde meydana gelen trafik kazalarında vefat eden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı, yaralılara da şifa diliyorum.
Trafik kazası bir insanın bu dünya üzerinde yaşayabileceği en zor imtihanlardan bir tanesi.
Kazaya karışan şoförler ve ailelerine de aynı şekilde sabırlar diliyorum. Bile, isteye hiçbir insan başkalarının canı yansın diye direksiyon başına geçmez. Eğer sorgulanacaksa bir şeyler, kazanın öncesinde süreci tetikleyen tüm unsurlar detayları ile gözden geçirilmelidir.


DEVA PARTİSİ’NİN MİTİNGİ…


Bir meslek büyüğümün hiç unutamadığım şu nasihati hala belleğimde:
“Eğer olumlu ya da olumsuz çok önemli konularda bir haber ya da makale kaleme alacaksan biraz bekle. Bekle ki yazacağın haber-makale demlensin, dinlensin. Gözlemlerin daha da netleşir…”
Hülasa yakın zamanda Yozgat Cumhuriyet Meydanı’nda DEVA Partisi bir meydan mitingi, açık hava toplantısı gerçekleştirdi.
Açık hava toplantıları siyasi partilerin olmazsa olmaz hayati önem taşıyan organizasyonlarıdır.
Zordur, ötesinde ciddi mesai ister, risklidir, süreç, başından meydanın dağılma anına kadar önemli bir takip gerektirir.
Stresi bir hayli yüksek olan meydan mitinglerinin siyasi partilerinin karnesi, sürece dair ayna vazifesi gören yansıması olarak görülür.
Ve hangi siyasi parti olursa olsun mitinglere mutlaka ilçe, belde, köy ve dahi komşu illerden insanlar gelir ya da getirtilir.
DEVA Partisi’nin mitingine gelince, evet partinin il başkanı İsmail Yılmaz ve ekibi, fiziki anlamda bir meydan mitingini başarıyla gerçekleştirdi.
Başından sonuna her şeyi ile açık hava toplantısı kaideleri ile gerçekleşmiş oldu.
Az önce de ifade ettim, meydanın görüntüsü siyasi partinin sandıktaki ahvalini tam anlamıyla yansıtmaz. Oradaki insan profilinden tutun insanlara hitap eden siyasi figürlerin söylemleri dahi ciddi önem arz eder.
DEVA Partisi süreci bu anlamda tabiri caizse raconuna uygun gerçekleştirdi. Genel Başkan Ali Babacan, kendine has üslubu ve söylemleri olan bir siyasetçi. Tonlamalarla, yüksek ses baskısı ile karşısındakini etkilemek yerine ifadelerindeki öznelerle insanlara ulaşmaya çalışan bir karakter.
Yozgat’ın çok da alışık olmadığı bir durum ama siyasete de yenilik kazandıran bir duruş.
DEVA Partisi’nin yarınlarını tek başına meydanlardan yorumlamak yanlış olur, sadece merak edenler için bir değerlendirme olacaksa evet şehrin meydanında bir miting vardı. Süreci konuşmaya ve değerlendirmeye devam edeceğiz.


SİZİN ORALARDA SİYASET NASIL?


Ciddi anlamda şehir dışı mesaimiz olduğundan hemşerilerimizin ilk sorularından bir tanesi ‘Yozgat nasıl, siyaset nasıl gidiyor’ oluyor?
Türkiye’de siyaset nasıl gidiyor ki Yozgat’ta nasıl olmalı?
Biliyorsunuz Yozgat, Türkiye karinesinin minyatürünü oluşturur. Yozgat eşittir Türkiye aynası.
İnanılacak gibi değil ama Yozgat sokaklarından İstanbul seçim sonuçlarını çıkarabildik. (www.yozgatcamlik.com arşivlerinden o günkü haberleri görebilirsiniz.)
Yozgat’taki siyaset de Türkiye’deki gibi karışık.
Evet, özellikle ekonomik sebepler ve 20 yılın yorgunluğu AK Parti’de zelzeleler oluşturuyor. İttifak ortağı MHP’ye de bu durum yansıyor.
Onun karısındaki 6’lı masanın varlığı Yozgat’ta da AK Parti ve MHP için bir handikap. Alacakları bin oy dahi siyasette değişim yaşanmasına sebep olur.
Ama hangisi olursa olsun henüz AK Parti ve MHP’den kopan ve kararsız hanesinde bekleyenleri cezbedecek yeterliğe sahip değil. Siyasetin gelgitleri bir hayli fazla.
Cumhur İttifakı’na kızanlar, kırılanlar, politikalarını tasvip etmeyenler olduğu gibi aynı şekilde ekonomideki toparlanmayı heyecanla bekleyenler de var. Ekonomi ile birlikte Cumhur İttifakı’nın toparlanacağına inanan kesim fazla.
Mış, miş, cek, caklarla yürüyen siyasette fotoğraf hala fulü ama sorunlar aşikar.