Siyasetin iddialı olduğu şehirlerde kutuplaşmayı bir nebze olsun kabul ediyor insan.

Ticaretin iddialı olduğu şehirler için de aynı durum söz konusu.

Gelişmekte olan veya gelişmiş şehirler için de iddia ile birlikte kutuplaşmalar, ayrışmalar zaman zaman olabilir.

Ama bir an geliyor, tüm kutuplaşmalar yaşanılan şehrin ismi üzerinde dağılır, darmadağın olur.

Yozgat özelinden durum değerlendirmesi yapacak olursak biraz zülfüyâre dokunmak gerekiyor.

Yaşadığımız toprakların siyaseti de ticareti de kutuplaşmalar üzerinde hayat buluyor.

Adına hayattan ziyade ‘bitkisel hayat’ da diyebiliriz.

Aynı siyasi partide bir birine hasım olacak kadar kutuplaşmış, zıt kutuplarla yaşıyor Yozgat!

Ve hala aynı zihniyetle yaşamaya mahkum ediliyor.

Aynı siyasi partide ya ‘ilçecilik’, ya ‘ağabeylik’, ya da ‘senlik-benlik’, çatışmaları yüzünden zıt kutuplarda yaşıyoruz.

Özellikle iktidar partisi mensuplarından öncelikli olarak gördüğümüz, ancak muhalefet partilerinde de bir bulaşıcı hastalık olarak devam eden bir kutuplaşmanın içerisinde yaşıyoruz.

Ve ne gariptir bu kutuplaşma Yozgat menfaatleri ve özelinde de yok olmamış.

Kısır çekişmelere dönüşmüş, küçük menfaatler ve kutuplaşmalar uğruna Yozgat kurban edilmiş.

Dün böyle iken bu gün değişen bir şey olmuş mu?

Maalesef olmamış.

Siyasetçinin siyasetçisi ile çekişmesi siyasetçinin bürokratla, bürokratın siyasetçi ile çekişmesine, ve devamında kutuplaşmaya dönüşmesi ile devlet ve hükümet, devlet ve siyaset karşı karşıya geliyor.

Son minvalde maalesef AK Parti Anayasa Komisyonu Başkanı ve Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ ve Yozgat Valisi Kadir Çakır arasında Kırşehir’deki bir internet sitesi aracılığı ile ortaya atılan iddialar, bir anda kutuplaşma ve çekişme ortamına dönüştürdü Yozgat’ı.

Mesnedi, kaynağı olmayan bir iddia ve bir anda saman alevi misali yayılan söylentiler.

Yozgat’ın Türk siyasetine kazandırdığı önemli bir değer olan Sayın Bozdağ ile yine milletin bağrından, Kırşehir’den yetişmiş, devlet adamı olmuş bir Vali olan Sayın Çakır’ın, mesnetsiz söylemlerle karşı karşıya getirilmesi abesle iştigal. Yozgat ismi adına yaralayıcı.

Ne Sayın Bozdağ, şahsi menfaatleri uğruna devletin valisi ile karşı karşıya gelecek ne de Sayın Çakır, Yozgat’taki görevinin sona ermesini, kaynağı olmayan bir iddia üzerinden giderayak provoke edecek yapıya sahip.

İddianın gündeme gelmesinin ardından Yozgat’ın Sayın Bozdağ’a sahip çıkma adına ortaya koyduğu refleks belki de bu güne kadar sahiplenme adına beklediğimiz, özlediğimiz ortamı oluşturdu.

Ama buna karşılık, olaylardan belki de hiç haberi olmayan Sayın Çakır’ın, ‘Eski kral öldü, yaşasın yeni kral’ söylemleri üzerinden, kişisel değerlerinin ve makamının alaşağı edilmesi de yanlışoğlu yanlış.

Ne makamlar ne de onun temsilcileri fırsattan istifade çıkaranlar tarafından yaftalanması bir vebal, vebal olduğu kadar da ahlak dışı.

Sayın Bozdağ’ın bakanlık görevi bittiğinde yanında görünmemek adına kılıktan kılığa girenler bu gün sahip çıkma görüntüsü adına devletin valisine ateş ederek durumdan pay çıkarmaya çalışıyor.

Bozdağ, siyasi nezaketi ile tanınan bir isim.

Yozgat’ın çakıl taşının dahi değerli olduğunu düşünen bir basın mensubu, Yozgatlı olarak içi boş bir haber üzerinden menfaatlenmeye çalışanlar öylesine sırıtıyorlar ki, çirkin yüzlerinden çamur akıyor.

Samimiyetle süreci sahiplenenler var olsun.

Kutuplaşmaların şehrinde devleti siyasetle kıyaslamak, kutuplaştırmak isteyenlere de yazıklar olsun.