Düşündükçe sığdıramıyorum dünyama, 
Film miydi, rüya mı, yoksa…
Evler, binalar, şehirler, yuvalar yıkıldı!
     Adına deprem dense de küçük kıyametin ta kendisiydi.
Bir ülke için kaldırılması zor, insanlığımız için yüreğimize çok ağır bir yüktü yaşananlar.
    Depremin yıl dönümünde o günleri hatırlamak bile zorken o anları en acı tablo ile yaşayanların ruh dünyasına ne demeli.
Bir kere daha hayatını kaybedenlere rahmet, yaralı, hala tedavisi devam eden kardeşlerime sağlık, yüreğinde sevdiklerinin acısını ve molozların altındaki bekleyişi hapsetmiş olanlara da sabır diliyorum.

     BİZİ KİM YIKTI?
     Yıkımın nereden geldiğini biliyoruz.
Ama bizi kim yıktı bilmiyoruz.
     Bolu’daki oteli yakanla bizi yıkan aynı şey!
İnsan hayatının parayla karşılık bulduğu bir dünya da ve maalesef ülkede yaşıyoruz.
Yozgat’tan örnek verelim; 
Para kazanmak için Bozok Yaylası’nın maviliklerini yüksek katlı binalarla kaplayanlarla Bolu’daki otelini yangına hazırlamayan arasında ne fark var!
     11 ilde meydana gelen depremin şiddetine binaların dayanması zordu belki ama sonrasında yıkılan gösterişli binaların içler acısı halinin sorumlusu kim?
     Yozgat Zafer İş Merkezi’nde bulunan Çamlık Gazetesi ofisine gelirken markete uğradım. Maliye’nin personelleri denetim yapıyordu, ilk defa rastladığımdan biraz dikkatli izledim tavırlarını. 
Yozgat’ta yaşanmıyordur ama büyük şehirlerde hala fahiş fiyatlar, fırsatçılık alabildiğince devam ediyor. 
     Devlet gerçekten çok önemli bir tasarruf tedbiri programı uyguluyor. Ama sonrası yok, tedbir var harcamada önlem yok!
İsraf, değerinden yüksek ihaleler, anlamsız harcamalar, özel bütçelerden nereye gittiği belli olamayan paralar…
     Artık ülkemizde kapalı ortamda sigara içme yasağı bile uygulanmıyor. 
     Garip olan bir yandan kendi içimizde yıkımlar yaşarken diğer yandan Suriye’de harika bir taktik zeka, mükemmel bir devlet olma özelliği ortaya oyan yapı var! Savunma Sanayii’nde artık rakipsiz bir Türkiye var, dersem abarttığımı sanmayın lütfen.
Geçtiğimiz günlerde çok ülkemizin çok önemli savunmacıları ile bir aradaydım öylesine önemli işler yapılıyor ki pek çoğunu buradan zikredemiyorum.
     Kendi içinde alabildiğince savurgan, denetimi siyasi gücün altında kalanlara yansıtan, tasarrufu, cezayı aynı şekilde siyasi ve ticari gücün altındakilere uygulayan bir yapı var!
     Allah milletimize zeval vermesin diyor, bu güne son noktayı koyuyorum.