Her zaman ,her olayda olduğu gibi lüzumsuzlar gene ortaya çıktılar.

" Devlet nerede" (?!!) diye estiler,yağdılar ,gürlediler gözlerinde iki damla yaşla pozlarını verdiler ve reklamlarını yaparak deprem bölgesinden çekip gittiler.... Arkalarına dahi dönüp bakma zahmetinde bulunmadılar... Onların amacı da ne devletin yardım etmesini istemek ( aslında istedikleri bir şey vardı ..milletle beraber devlet de enkaz altında kalsın ama istedikleri olmadı ) ne de depremzedelere yardım etmekti... Onların tek derdi devletin- hükumetin yardımlar konusunda beceriksizlik yaşamasaydı. Onlar oradan çekip gitti devlet yine orada kaldı özünde yaşlarla...

Devlet her zaman her yerdedir. Bu dün de böyleydi , bugün de böyledir, yarın da böyle olacaktır... Bizim insanımız iyi ,güzel , hoştur; lakin takdir etmeyi , tebrik etmeyi ,teşekkür etmeyi pek bilemezler

Küçük yerleşim yerlerinde bile kendi başına gayret etmiş ve bir konuda başarılı olmuş insanları bile çekemezler ...Hasetliklerinden öpülecek insanları bile yerden yere vururlar ...

Bir insan biraz başarılı mı , ileriye mi çıktı onu takdir etmek yerine çamur atarak veya yolunu keserek ya da ayağına çelme takarak bir şekilde yavaşlatmaya , durdurmaya çalışırlar.

Bu yüzden değil midir ki; bir arpa boyu yol alamıyoruz.. Birin üstüne bir daha koyup yolumuza devam edemiyoruz..

Bu yüzden değil midir yürümesini bir türlü koşuya dönüştüremiyoruz !

Eleştirelim , tenkit edelim ama takdir etmesini de , teşekkür etmesini de ,taltif etmesini de bilelim..

Gerektiğinde de özür dilemesini de bilelim .

" Marifet iltifata tabidir" demiş atalarımız.

Biraz düşünelim ,biraz gerçekleri görelim. Her olaya at gözlüğü ile bakmayalım.. Rabbim devletimize milletimize zeval vermesin ...

Selam ve dua ile