Hala yolların konuşulduğu bir şehirde yaşamak nasıl bir duygu?
Sokağa çıksak, Yozgat’ta yaşayanlara bu soruyu sorsak, ‘hadi canım sen de Hızlı Treni yok mu sayıyorsun’ diye kızanlar da olacaktır.
Hızlı Tren’i görmezden gelenin gözüne, dizine dursun.
Dört cenazeyi, Cumartesi günü yaşanan trafik kazasının yaşandığı yolu, o yolun yıllardır duble yola dönüşmemiş halini görmeyenlerin neresine dursun?
Yozgat-Boğazlıyan arasındaki yoldan bahsediyorum.
21-22 yıldır süre gelen AK Parti iktidarında Yozgat’ın yolları duble yol dönüşünceye kadar anamızdan emdiğimiz süt burnumuzdan geldi.
Ne insanlar, ne aileler, ne hayatlar koptu gitti bu yollarda.
Hatırlayın bayram arefesi Yozgat girişinde bitmeyen yolun inşaatı yüzünden yaşanan trafik kazasını. Aynı aileden 6 kişi ölmüştü.
Şimdi, Yozgat-Boğazlıyan yolunda; anne-baba ve oğulları ile hayatının baharında genç bir delikanlı yaşamdan koptu.
Daha kaç can gidecek?
Kaç ocak sönecek?
Kader, takdiri ilahi deyip geçiştirmek midir asıl olan.
Meslek hayatım boyunca çok sayıda trafik kazasına gittim. Kazaların bilinen birinci sebebi dikkatsizlik ve aşırı hızdır. Biz de ise bu duruma yolların standart altı durumu da eklenir.
Hiç unutmam yine yollarla ilgili bir yazı yazmış, yazının yayınladığı sabah o dönemin AK Parti Yozgat İl Başkanı tarafından aranmıştım. (İzin almadığım için ismini yazmıyorum ama merak eden olursa özelde paylaşırım.)
Tepki beklerken, kendileri;
- Allah senden razı olsun, söylemekten dilimde tüy bitti. En sonunda ‘ne ki müteahhitle ortak mısın’ diyenler bile oldu kendi partimde. Bu yazıyı alıp doğruca Ankara’da bakanın önüne koyacağım. Ne varsa olması gereken hepsini yazmışın, en azından artık benim de mazeretim oldu… dedi.
Şimdi; Yozgat-Boğazlıyan yolunu duble yola dönüştürmek yerine aynı standartlarda bir gidiş bir de geliş olacak şekilde planlayan zihniyete ne demeli!
Boğazlıyan’ı ve o güzergahtaki tüm trafik akışını tek şerit yola mı emanet edeceksiniz!
Yozgatlı bir gazeteci olarak, hala bu tür sıradan, şimdiye kadar bir milyon kere çözülmüş bir problemi konuşmaktan inanının utanıyorum.
Yeni, mega ve insanları mutlu edecek projeler, sosyal hayatı zenginleştirecek çalışmalar üzerinde konuşmak varken biz hala duble yol olsunları dile getiriyoruz.
İçinde bulunduğumuz durumu aslında bir türlü bitmeyen, devlete zarar üstüne zarar açan, başta yeri olmak üzere her şeyi eksik ve yanlış olan Bozok Şehir Stadyumu özetlemiyor mu?
Sözün kısa 4 can gitti!
Ve Karayolları bu yolu duble yol kapsamına almak yerine genişlet gel geç hesabı yapıyor, onu da bitirinceye kadar bölge insanının burnundan gelecektir.
Bu işe birileri el atmıyorsa direk Cumhurbaşkanına söyleyelim, olmaz mı?
İnanın bu tür yazılar yazmaktan hicap duyuyorum ama, bir söz var ya; Söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil…
Vefat eden hemşehrilerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Çok üzüldük, yüreğimiz inanın tam orta yerinden yangı. Allah kalanlara sabır versin.