Karma karışık bir süreç görüntüsü ile hafızalarda yer bulan bir seçim oldu.
Mahalli İdareler Yerel Seçimlerinin ardından neredeyse 3 yıla yakın bir zaman geçti ancak suları tam manasıyla durulmadı.
Ayrılıkların, nifakların, çatışmaların, zıtlaşmaların ziyadesiyle yaşandığı enteresan bir seçimdi, dersek inanın abartı olmaz.
Ön yargıların haddinden fazla kabul gördüğü bir seçimin arından kaybedenler kadar kazananlar da yeterli huzura ve dinginliğe erişemedi.
Türkiye’nin her yerinde aynı ruhsal problemlerle gerçekleşen yerel seçimlerin Yozgat’ta farklı olmasını bekleyemeyiz haliyle.
Öyle ki, gerek iktidarın sahibi AK Parti, gerekse ittifakları oluşturan diğer siyasi partiler iç ayrılıkları ve çatışmaları bitiremedi.
Yozgat’a bakıyorum, gruplaşmalar, hesaplaşmalar, bir türlü düzen tutmayan problemler devam ediyor.
Hal böyle olunca hizmete adapte olmak, üretmek, doğal kalmak, halktan olmak, şehrül emin olabilme hüviyetine tam manasıyla sahip olmak zor.
Bu hatırlatmaların ardından dönelim Yozgat’a!
(İlçeleri de zamanla konuşacağız, değerlendireceğiz, az önce ifade ettiklerimizin hangi ilçede hala devam ettiğini, nelerin yaşandığını ve yaşanmakta olduğunu, ayrılıkların yerelden Ankara’ya kadar hangi ölçüde sirayet ettiğini değerlendireceğiz.)
Yozgat merkezi konuşalım istiyorum bugün.
Yozgat’ta en son gündem olan belediye başkanı Sayın Celal Köse oldu. 10 Ocak Çalışan Gazeteciler gününde basın mensuplarını unutmadı, yarım elma gönül elma hesabından muhabbet dolu bir buluşma organize etti. Teşekkür ediyoruz.
Başkan Köse, programda şehrin yarınlarına temas edecek konulardan, projelerden bahsetti.
Detaylarına inip sizleri sıkmak istemiyorum
Şu an neredeyse 50’ye yakın projesi bulunuyor Sayın Başkan’ın…
Bu projeler, öyle taş döşedim, yol yaptım, çöp konteynırı aldım türünden değil. Bilakis şehrin farklı noktalarında toplumun geneline sirayet edecek projeler.
Kimi inşaat, pek çoğu önümüzdeki aylarda temeli atılarak kendini gösterecek ama en çok da bittiğinde anlaşılacak projeler.
Gazeteciler Günü vesile ile bir araya geldiği basın mensuplarına projelerinden bahsederken, şehirde sonuca dair nelerin gerçekleşeceğini düşündüm, bir de Celal Köse’nin mevcut algısına baktım.
Uzaktan baktığımızda ‘iş yapmayan’, ‘projesi olmayan’, ‘toplumdan uzak’ gibi görünen bir Celal Köse profili var.
Bir de yakından baktığınızda; dengesiz, ayrılıklar gölgesinde gerçekleşen bir seçim, pandemi ile devam eden bir belediye başkanlığı gölgesinde ‘devasa projeleri’ olan bir belediye.
İki zıt unsur nasıl olurda bir arada yer alır.
Ya da buz dağının görünmesi gereken asıl yüzü neden görünmez?
Tamamen tespitler ve tanıdığım Celal Köse profili üzerinden konuşacak olursam; hayatında sade, reklamdan uzak, şükürcü yapıya sahip bir insan. Yani yaptığının reklamını değil sonuca yansıyanın hesabını yapan bir belediye başkanı. İnsanlarla diyaloğunda olabildiğince mütevazi bir Yozgatlı.
Ama devir o devir, kafa o kafa mı?
Maalesef değil.
Algıyı yönetecek, yaptıklarınızı anlatacaksınız. Hatta bazen yapmadıklarınızı da anlatacak, hayırı evet gibi konuşacaksınız.
Şartlar günümüzde sizi buna mecbur bırakıyor.
Celal Köse’yi dinlerken kamuoyundaki algı ve gerçekleşen projeler üzerinden değerlendirdiğimde ‘evet vatandaş Celal Köse’yi anlayacak ama bugün ama yarın…’
Yarın çok geç olursa…
Celal Köse’nin bundan sonrası için en az projeler kadar yaptıklarını ve duygu dünyasını, niyetini de anlatmaya vakit harcaması gerekiyor.
Yapmadıklarını olmasa da yaptıklarını hiç olmazsa yüksek sesle ve görüntü ile izah etmesi gerekiyor.